yemek açısından pek de verimli bir zaman yaşıyorum doğrusu, evden çıkan tatların haddi hesabı yok. yazamadım ayrı. bunu yazarken bile fırında bir tepside büyük kesilmiş patatesler, patlıcan ve kabuğu üzerinde soğanlar bol haharatlarla karışmış olarak pişiyor.
aşçının müzik severi: kediler uyuyor, zekeriya yazıyor, ben de çalışıyor durumdayız. koca bir dilim dana pirzola ve yanında yenecek bu patateslerden sonra ise deniz-kum-müzik için mono festival’e doğru yola çıkacağız… rüzgarın esmesi ile müziğin yer değiştirmesi ve elimde bir içki ile güneşin batışını müzikle birleştirmek için can atıyorum doğrusu!
aşçının fotocu olanı: güneşin ve ateşin tadı, gaziantep mutfağı kitabı yky’den basıldı. dün kargoya verildi bugün değilse bile pazartesi elimde olacak! gaziantep ticaret odası tarafından hazırlatılan bu kitabın fotoğrafları benim, editörü aylin öney, dizayn ve çizimler ise suzan aral’ın. bir tarif kitabından çok antep’in mutfak kültürünü ve yemek ile olan bağını yansıtan bu lezzetli kitap için çalışmak pek keyifli oldu doğrusu. aylin’in de dediği gibi tüm yemekleri tatma fırsatı buldum, eee, fotoğrafçı olmanın güzel yanlarından biri. güzel antep hanımları, sermin hanım, özden hanım, akten hanım ve ragıp bey pişirdi, evlerini açtılar, hem anlattılar, yedik hem çektim… çarşı esnasının ise yardımı yazmakla bitmez… zaten defalarca gitmiş olduğum antep’te kendimi artık bir entepli gibi hissediyorum doğrusu. esnaftan taksiciye herkes dost, herkes bir güzel insan…
aşçının danışman olanı: bununla da bitmedi, ingiliz şef allegra mcevedy geldi ve ona çektiği programda yemek danışmanlığı yaptım, son dakika kamera önüne geçmemi isteyince de ingiltere’de eylülde good food channel’da yayınlanacak turkish delights with allegra mcevedy programında ben de çıkmış oldum. sonra bitmedi dünyaca tanınan bir şefin türkiye’de çekilecek olan yemek programı için danışmanlık yaptım, ama isim veremiyorum, ancak iş bittikten sonra yazabilirim, öyle anlaştık…
daha var, ama sonra…