tatlı sevmemek başka, Pierre Herme macaron bulunca burun kıvırmak, Paul A. Young brownie bulunca yememek aptallıktır. Şimdiye kadar yediklerimiz neydi ki o zaman bu brownie ise? ayıp bir durum.
yanımda şu an tadılmak için alınmış 3 değişik brownie var, karşımda minik sehpanın üstünde ise macaron. ayıp işte.
bugün charing cross’daki eski kitapçıları da dolaşmaya vakit buldum, yemek bölümleri hala bıraktığım yerde. gene o köşedeki yerde gene aynı dumplingleri yedim, bu sefer yazın şemsa ile yediğimizden daha da iyiydi, eskisi gibi iyi. seviniyorum aynı tadı bulunca. alan davidson’a ait olan, onun kütüphanesinden bir kitaba rastladım. almadım ama gene de ufak da olsa bir bağ gibi benim için.
yeni, temiz ve dolaşırken iki kişi yanyana geçebilecek büyüklükte bir asya marketi açılmış chinatown’da, haliyle woklarımı da yenilemiş oldum. çok ağır döneceğiz bu sefer hem fuar, hem broşürler, hem kitaplar hem ba’daki kilo sınırı…
aşçının sesi: vitrin süslemesi başka bir beceri. bu arada yılbaşı süslerini de erken asıyorlar bu sene.