bezelye tariflerine bakıyorum altın tabak’ta, sayı 3, yıl 1, 1 temmuz 1968.
altın tabak’ın zamanında çok yaygın bir mutfak ansiklopedisi olduğunu düşünürsek, hani en popüler, okunmamış olduğunu anlıyorum çok, tercih edilmemiş. neden, nereden bu yargıya vardım, bakın reçete isimlerine:
kuzulu bezelye, flaman usulü iç bezelye, tereyağlı bezelye sotesi, naneli iç bezelye, jambonlu iç bezelye, fransız usulü iç bezelye, terbiyeli iç bezelye…
tarifleri okuyorum, hiçbirinde salça yok! yanlış zamanda mı yaşıyorum ben? bezelyeye, her yemeğe salça koyulmaz diye bağıran ben, özlemle okuyorum tarifleri, et suyundan kuyruk yağına bir sürü malzeme var, salça yok! ne muhteşem! bezelyeyi de tadını ala ala yiyorlarmış, ne âlâ!
bırakın o salça kavanozunu bir kenara, ne olur!
salçasız yemek yapan ve yapmayanlara selam olsun!bu eski tarifler ruhuma iyi geldi, roman gibi okuyorum. oh!
